Büyüyüp köpük masajı yapacak mısın acaba bana bir gün??Hemen yapacak gibi bir halin var oysa..
Çalışmak ne de keyifliymiş meğer o günlerde...halbuki bana ne zor geliyordu..
Bir müşteriyle konuşurken göz ucuyla bir yandan onu kesmek,tam bir satışın ortasında ağlamasını duyup,yanına gidememek...
Her yeri karıştırıp ellemesi,etraftaki dekorları yemeye kalkması,yürüyüş bandında emeklemeye çalışması,müşterilerin ayak banyosunda cıbı cıbı yapmaya kalkıp hatta bununla yetinmeyip içindeki çiçekleri tatmak istemesi ,hemencecik ne çabuk eskiyiverdi...
Mayıs ayında Evren yanımızda değildi,o sıra bir çalışanımızın annesi onunla ilgilendi,ama mayıs sonu,haziran başı çoğunlukla Yaman işyerimizdeydi..
Kirli sepetinden çıkıp ''cee ee''oynayışımız..
Tekerlekli çamaşır sepetinde giderken ki sevinç çığlıkları şimdi sanki kulağıma geldi..
Zordu evet belki ama Güzel günlerdi...
10 Haziran 2010 Perşembe
7 Haziran 2010 Pazartesi
taşınırken..
Tam da yaramazlıklar hat safhaya ulaşmışken neyse ki taşındık minik evimizden..
Koliler hazırlanırken,çeyizimde duran benim bebeklik elbisem çıkıvermiş bi yerden
Muzur anneanne ''ne yapayım çok özledim senin çocukluğunu ben''diyerek getirdi seni içerden
senin üzerinde benim bebeklik elbisem
çıkar bunu üstümden dedin çekiştirmenle
biz de çıkardık hemen
Yap boz gibiydik hep,biz yaptık sen bozdun
nasıl olsa senin için her şey bir oyun...
Koliler hazırlanırken,çeyizimde duran benim bebeklik elbisem çıkıvermiş bi yerden
Muzur anneanne ''ne yapayım çok özledim senin çocukluğunu ben''diyerek getirdi seni içerden
senin üzerinde benim bebeklik elbisem
çıkar bunu üstümden dedin çekiştirmenle
biz de çıkardık hemen
Yap boz gibiydik hep,biz yaptık sen bozdun
nasıl olsa senin için her şey bir oyun...
Etiketler:
günlükvari,
oğluşumla konuşurken
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)